Bayramlar, sadece takvimde yer alan dini günler değil; aynı zamanda insani değerlerin en çok hissedildiği ve hatırlatıldığı zamanlardır. Kurban Bayramı, bu yönüyle hem ibadet hem de paylaşma ve dayanışmanın zirveye ulaştığı bir özel gündür.
Kurban kesmek; sadece dini bir vecibenin yerine getirilmesi değil, aynı zamanda ihtiyaç sahiplerini gözetme, komşuyla, akrabayla, yolda karşılaşılan biriyle dahi bir lokmayı paylaşma niyetidir. Kurban Bayramı, sadece etin dağıtıldığı değil, gönüllerin birleştiği, dargınların barıştığı, uzakların yakınlaştığı bir bayramdır.
Modern yaşamın hızı içinde çoğu zaman unuttuğumuz insani ilişkiler, bayramlarla yeniden can bulur. Bir telefon görüşmesi, bir kapı zili, bir kısa ziyaret bile kimi zaman yıllardır süren kırgınlıkları silebilir. Bu yüzden bayramlar, sadece ibadet değil, aynı zamanda toplumsal tamir zamanlarıdır.
Bugün ekonomik zorluklarla boğuşan pek çok aile için bir parça et, bir sıcak selam ya da bir yardım eli çok şey ifade ediyor. Bayramın ruhu da tam burada gizli: elindekini paylaşmak, ulaşamadığına ulaşmaya çalışmak. Özellikle çocukların bayramı neşeyle hatırlayabilmesi için büyüklerin fedakarlığına, küçük hediyelere, sokakta oynarken verilen bir bayram harçlığına bile ihtiyaç var.
Bu bayram, birbirimize sadece “İyi bayramlar” demekle yetinmeyelim. Ulaşamadıklarımıza ulaşalım, arayamadıklarımızı arayalım, küs olduklarımıza gönül verelim. Çünkü bayram; sevgiyle çoğalır, paylaşmayla güzelleşir.
Facebook Yorum
Yorum Yazın